Peki, benim sarı kuşum nasıl bir küçük delikanlıya dönüştüğünü hatırlayalım. Abisinde dolu dolu 4 ay boyunca yaşamış olduğumuz gaz problemini hafif fazla yorucu olmamak
şartıyla atlatmamız beni ve babasını sevindirse bile uykusunun çok hafif olması sık sık uyanması epeyi yordu beni.. Abisinin de evde sesli ve gürültülü oynaması benim bebeğimi
uyutabilmem daha da yorucu bir hale geliyordu.
14. gününde göbek bağın düştü, 40 ı çıktı, mevlüdü yapıldı, artık gözleriyle bizi takip edebiliyor, kafasını kaldırabiliyor, sola dönebiliyor, sağa dönebiliyor, ilk dişlerini
çıkarttı, yaşasın ek gıdalara geçtik, artık emekliyor, bulabildiği her şeyi ağızına alıyor, derken minik sarı kuşum artık kendi ayakların üzerinde durup desteksiz yürüyebiliyor
bile. 30 Temmuz 2013 tarihe yazılmış ilk adımını attığın gündür. Artık istediğin yere özgürce yürüyebiliyorsun. Eğer benim veya babanın kucağında isen gitmek istediğin yere
işaret parmağınla işaret ediyorsun.
Bebekliğinden beri banyoyu hiç sevmedin halada hiç sevmiyorsun.. Dışarıya olan ilgin daha da artmakta. Parka gitmeyi seviyorsun. Salıncaktan aldığımız zaman ağlamaya
başlıyorsun. Abinin yaramazlıkları yetmezmiş gibi senin de yaramazlıkların başladı. Çekmece çekmece dolaşıp her şeyi aşağıya boşaltıyorsun.. Ben ise peşinden dolaşıp tekrar
toparlamaya çalışıyorum.
8 dişlerin var, boyun 73 cm ve 10 kg ağırlığındasın.
Hiç yorum yok:
Yorum Gönder